İşini İyi Yapmak

Sevgili günlük, uzun zamandır sana kavuşmayı içim ve dışımda ki her şeyi sana aktarmayı düşünüyorum. Yazma konusunda ertelemenin ağına takılarak her gün ertelemeye ve erteledikçe yazacaklarımı içimde daha çok büyütmeye başladım. Sonunda kağıdı kalemi elime alıp aklımı sakince dinleyebiliyorum. Bugün biraz işini iyi yapma konusundan yakınacağım sana.

İşini iyi yapmak nedir desem sana, ne cevap verirsin bilmiyorum ama ben şunları derim;

Yaptığınız bir işin (meslek, ders, ödev, üstlenilen rol; anne, baba, evlat, kardeş) gerekliliklerini yerine getirerek iki taraflı olarak sorumlu davranma biçimidir. Bir öğrenci rolünü üstleniyorsak derslere zamanında gelme, konuları takip etme, ödevleri istenilen şekilde yapmak vs. bu işin gereklilikleri arasındadır. Ya da bir öğretmen rolünü üstleniyorsak dersleri zamanında gerçekleştirme, öğrenciye fayda sağlayacak çalışmalarla ilgilenmek, kişiler arası hakkı gözetmek, adil ve dürüst davranmak vs. bu işin gereklilikleri arasındadır. Bu gereklilikleri en iyi şekilde yerine getirirsek iyi iş yaptığımızı söyleyebiliriz.

Şimdi iyi iş yapmayı kendi yaşamımdan örneklendirmek istiyorum.

Üniversitedeki bir hocamın temel gayesi işini her zaman iyi yapmaktı. Hatta bir gün kendisiyle aramızda şu diyalog geçti:

– Bir gün birisi sana Ali öğretmenin ne öğretti diye sorarsa şu cevabı verebiliyorsan ben amacıma ulaşmışım demektir Şeyma.

– Nedir o cevap Ali hocam?

– Ali hoca bize işini iyi yapmayı öğretti.

Bu cevabı duyduğuma şu açıdan şaşırmıştım. Alan derslerimin %85 ine kendisi giriyordu ve meslek yaşantısıyla ilgili bir öğretim cevabı vermesini beklerdim ama tamamen kişisel bir değer yargısının öğrenmesini amaçlamıştı. Düşündükçe aslında hayatın tüm alanına etki eden bir şeydi bu işini iyi yapmak. Çünkü hangi role bürünürseniz, hayat önünüze hangi iş koşullarını çıkarırsa çıkarsın işini iyi yapmayı temel aldığımız zaman kişisel doyum yaşarız ve bu da hayat doyumumuzu pozitif yönde etkiler.

Peki bu işi iyi yapmaya çevremizde ne kadar görüyoruz?

Şahsen çevremde görme oranım sıfıra yakın. Herkes işini en kolay en uğraşsız şekilde nasıl yaparım diye derde düşmüş. En başta dediğim iki taraflı sorumlu davranma davranışını gerçekleştiren neredeyse yok. Burada da temel mesele bence bu noktada yatıyor; iki taraflı sorumlu davranma

Bu konuda özellikle okul ve arkadaş çevremde sıkıntılar yaşıyorum. Sadece ben diyerek bencil şekilde davranışlar gösterenler bir hayli fazla. Örnek olaylar verip canınızı sıkmak istemediğim için burayı hızlıca geçiyorum ve sonuç kısmına geliyorum.

Sonuç olarak hayattan tatmin olmanın yolu, ne iş yapıyor olursanız olun o işi en iyi şekilde yapmaktan geçiyor. Bende insanlar tarafından “işini iyi yapan bir insandı” diye anılırsam amacıma ulaşmışım demektir.

Kimse görmese de işini iyi yap, kimse bilmese de işini iyi yap çünkü işini iyi yapmak kazancının karşılığı değil, karakterinin yansımasıdır.

-Mümin Sekman

2 COMMENTS

  1. O güzel düşünen yüreğine sağlık kardeşim❤Değindiğin nokta maalesef günümüz dünyasında muzdarip olduğumuz konuların başında, bunu satırlara, yerinde üslubunla döktüğün için kalemine sağlık🌹 Dedigin gibi inşaallah bir gün herkes bu hakikatin farkına varır ve yaşadığı hayattan anlam çıkarır.

    • Canım kardeşim değerli yorumun için teşekkür ederim. İnşallah inşallah sen ve senin gibi dostlarım öğretmenlik mesleğine adim atınca inanıyorum ki bir çok konuda rol model olacaksınız.

LEAVE A REPLY

Bir yorum girin
Adınız

Exit mobile version