11.4 C
İstanbul
Perşembe, Kasım 7, 2024

Genç Bir Öğretmenin Günlüğü – 2

Ne kadar unutkan varlıklarız…

Oysa bir köşeye geçip eğitime dair anlatacağım ne çok mesele vardı.

Genç bir öğretmen ve galiba yorgun bir savaşçı…

Hiçbir şey sıradan çıktığımız ilk anda yaşadığımız coşku kadar derin ve anlamlı değil.

Yetiştirilmeye çalışılan müfredat, alansal olarak tercih edilen kaynaklar, daha iyi bir eğitimci olmak için alınmaya devam edilen eğitimler…

İşte mesele de tam olarak bu.

Bir eğitimci gelişmeye, öğrenmeye ve keşfetmeye muhtaç.

Öğrencinin izleyebileceği diziden, okuması gereken kitaba hatta gezmesi gereken yerlere kadar birçok bilginin biriktiği kutsal bir hazine…

İyi diyorsunuz da öğrenmek kolay mı be diye iç geçirdiğinizin farkındayım.

İşte konu tam olarak bu…

Konu: 21. Yüzyılda öğretmen olmak?

 

23 yılımı geride bıraktım. Kendimi bildiğim günden, öğretmenlikten mezun olduğum güne kadar birçok teknolojik gelişmeye şahit oldum. Hatta bu durum öyle bir hal almaya başladı ki, teknolojinin benimle büyüyen bir varlık olduğuna bile inandım.

Önce emekledi, sonra hızla yürümeye, koşmaya ve uçmaya başladı.

Koşmak kolaydı ancak fıtrattan ötürü uçamadığım için (ne kadar emek verirsem vereyim) geride kaldım. Ancak geride kalıyor olmam, öğrencilerim için yeni şeyler öğrenemeyeceğim anlamına gelmedi.

Çalıştığım küçük yaş gruplarında onların bana bir şeyler öğrettiğini görürken, büyük yaş gruplarında çağın en bilgesi bendim. İlk başlarda formasyon eğitimi altında canva ile öğrendiğimiz afiş tasarımlarımı şimdilerde Illustrator gibi programlarla gerçekleştiriyorum.

Bu da bizi şu gerçeğe itiyor. Sevgili öğretmenlerim ve öğretmen adaylarımız,

Bizler gelişmeye ve öğrenmeye aç olan bir topluluğuz. Mühendis için sizin alanınıza dair bir bilgi anlamsız olabilir, tıp eğitimi alan bir birey, öğretmenliğe ait bir terimi öğrenmek istemeyebilir ya da sokakta yürüyen bir adam mesleğin kendisine ait jargonuyla ilgilenmez.

READ  Çocuğuma Neden Davranış Kazandıramıyorum?

Ancak siz bu toprağın öğretmeni olmaya devam ettikçe herhangi bir mesleğin jargonunu, öğrencilerinizin seviyesine indirmek zorundasınız. Eğitim ne sıra da ne de okulda başlar.

Eğitim sizin olduğunuz ve öğretmek için emek verdiğiniz her yerdir.

 

Çok konuştuğumu biliyorum. Kusurumu ve sizlerle arayı açmamın derin üzüntüsü ile bir şeyler ifade etmek istedim.

Düşüncelerinizi merak ediyorum. Yazmaktan ve ifade etmekten çekinmeyin.

Eğitim her yerdir ve bir öğretmen, bin kitaptır.

Düşünceleriniz ile açılacağımız yeni ufukların temennisiyle…

 

Sağlıkla ve dua ile…

Vesselam.

 

Related Articles

5 YORUMLAR

  1. İyi bir öğretmenden hayata iyi kazandırılmış güzel insanlar oluşur. Söylediğiniz gibi eğitimcinin de öğrenmeye ve keşfetmeye muhtaç olduğunu belirtip çocukları her alanda daha iyi yerlere yönlendirme düşüncenizi çok iyi anlatmışsınız. Temennim sizin gibi öğretmenlerin bu Vatana çok daha yararlı işler yapacağıdir. Rabbim yolunuzu kolay ge başarılı eylesin😊

    • Öncelikle teşekkür ederim. İnancım bu vatan toprakları içinde öğretmenlik yapmayı çok seven ve emek veren öğretmenlerin olduğu yönünde… Hiçbir şey tek başına başarılmaz ancak tek çıktığımız yolda aynı düşüncede olan insanlar yakalanabilir. Umarım o öğretmenlerle yoldaş oluruz. 🙂

  2. Merhaba hocam güzel yazı için teşekkür ederiz..
    Merak ettiğim bir konu var;
    Gerçekten her şey öğretmende mi bitiyor, mesela yeni atanan kişiler den duyuyorum öğrenci kimliği çok bozuk, okul çok geri atmadığına göreve başladığına bin pişman..
    İstesek de o öğrenciler kazanılamaz mı?Hani her çocuk özeldi..
    Bir öğretmenin gerçekten iyi bir öğretmen olabilmesi icin öğrenci profili ve okulun çok mu iyi olması gerekiyor.
    Bu konuda ki düşüncelerinizi paylaşırsanız çok sevinirim…
    Teşekkür ederim.

    • Bu harika soru için ben teşekkür ederim.

      Olduğumuz yerde nasıl davranmamız gerektiğini maalesef bilmiyoruz. Oysa her birimiz bir bahçıvandık, ne ektiğimize değil hangi ürünü verdiğimize baktılar. Eğitim fakültesi kapısından giren her bir öğretmen adayı “atanıp” öğretmen olmak ister. Bir yılını belki de yıllarını verir ve en sonunda mesleğini yapması gerektiğini unutur. Biz para kazanmak için öğretmen olmuyoruz. Öğrencilere dokunmak için bu mesleği icra ediyoruz. Bu meslek parası için tercih edilecek bir meslek değil.
      Sevgi olmazsa yapılamaz. Dediğiniz gibi her çocuk özeldir. Her çocuğun farklı bir frekansı vardır. Zor olduğunu kabul ediyorum ancak bir elimizin 5 parmağı bile denk değil.

      Her parmağımız ile farklı bir iş yapıyoruz. Kalem tutarken farklı ellerimizi, kaşık tutarken farklı, “okey” işareti yaparken farklı bir parmağımızı kullanıyoruz.

      Elbette ki, öğrencilerin profilleri bizlerin bildiği profilden çok farklı ancak Z kuşağı olan bir nesilden bahsediyoruz. Teknolojinin içinde doğan, bilgiye nasıl ulaşması gerektiğini bilen ve bunun için destek istemeyen bir nesil var karşımızda… Şimdi haklı olarak soracaksınız.
      Peki hocam ne yapacağız?
      Bizler bilgiyi vermeyeceğiz bilgiyi öğrenmelerini sağlayacak ve okulda keyifli bir öğretimin sağlanmasını amaçlayacağız. MEB tarafından yapılandırmacı yaklaşım hayatımıza 2005 yılında girdi. Bizler doğru yaklaşımın ne olduğunu öğrendik. Biz zaten bilgiyi vermeyi bırakalı çok oldu. Bizler bilgiyi öğrencileri bilgiye nasıl ulaşacaklarını göstermekle mükellefiz. Ancak nasıl uygulayacağımız konusunda korkularımız vardı.

      Bizde klasik olan neyse ondan devam ettik.

      Yabancılara Türkçe Öğretimi yapan bir öğretmenim. Yabancılara şarkı söylettiğimi de biliyorum. Telefonlardan oyun oynayarak dersimi işlediğimi de… Önemli olan kullandığınız değil. Bu öğrenci zaten dışarda gezdiği sokaklarda Türkçe öğreniyor. Doğal yöntemle dile maruz kalıyor. Önemli olan dil öğreniminde ona liman olabilmekti.

      Belki tam ifade edemedim. Belki de eksik yanları kaldı cümlelerimin. Ancak sözün özü şu ki; kolay değil, öğrenci profilleri farklı ancak bunun adı imtihan. Bir öğretmenin imtihanı da bu… Bir hocam derdi. “İmtihan bu adında meymenet yok. Zor olacak elbette…”

  3. Teşekkür ederim hocam, yazdıklarınıza katılıyorum.Paylaşımlarınız çok değerli bizim için. Tecrübelerinizi ve düşüncelerinizi bizlerle daha sık paylaşırsınız umarım.

    İnşallah öğrencilerimiz için elimizden geleni yapacağız:)

CEVAP VER

Bir yorum girin
Adınız

- Advertisement -spot_img

Latest Articles